Retention Rate Nedir? Neden Önemlidir?

CRR; customer retention rate, en basit açıklaması ile müşteriyi elde tutma oranıdır.
Retention Rate’i sadece satış ve pazarlama kanalları için bir metrik olarak düşünmemeliyiz, iş modelini, çalışma şeklini kökten değiştirebilecek bir fırsat olarak düşünmeliyiz.

1 müşteriyi kazanım maliyetinin 1 müşteriyi elde tutma maliyetinin 7 ila 20 kat fazlası olduğunu, sizi bilen bir müşterinin yeni bir ürün satın alma itimalinin yeni müşteriye göre 2 kat daha fazla olduğunu yada ortalama sepetin en az %30 daha fazla olduğunu biliyor muydunuz?

Ek olarak retention rate’inizi sadece %5 yükselterek cironuzu %20 – %90 arttırabileceğinizi biliyor muydunuz?

Peki CRR’ı yani retention rate nasıl hesaplanıyor.

(Dönem Sonu Toplam Müşteri – Dönemdeki Yeni Müşteri)/Dönem Başındaki Toplam Müşteri * 100

Retention Rate’i Takip Ederek Nelere Ulaşabilirim?

  • Yeni kazandığım müşterilerimi ne kadar süre elimde tutabilirim
  • Yeni kazandığım müşterilerden x süre sonra elde edebileceğim gelir ne kadar
  • Sonraki dönemler için büyüme oranım kaç olacak
  • Pazarlama yatırımlarımı yeni müşteri ve mevcut müşterilerim için nasıl şekillendirmeliyim
  • Loyalty paketimi ve önerilerimi nasıl düzenlemeliyim?

Retention Rate’imi Yükseltmek için ne yapabilirim?

  • Müşterilerinizi dinleyin, neden sizi terkettiklerini size zaten şikayet, öneri ve dilekleri ile gönderiyorlar. Eğer halihazırda bir öneri / dilek toplama yönetiminiz yoksa hemen yapın
  • Social Buzz; sizin hakkınızda neler söyleniyor, bir monitering hizmeti alın. Markanız, ürünleriniz ve hizmetleriniz hakkında düşünülen, söylenen, tartışılan herşeyi toplayın.
  • Özelleştirme; müşterilerinize sunduğunuz teklifi, ürünü ve hizmetleri özelleştirin herkese aynı anda aynı ürünü aynı mesajla sunmayın
  • Satış Datası: Geçmişe yönelik satış datanızı çok iyi inceleyin, hangi müşteri hangi dönemde neyi inceliyor, neyi satın alıyor ama sadece geçmiş dataya göre de karar vermeyin. Geçmiş hatalarınızı geleceğe taşımayın.
  • Test, test, test: Ne yaparsanız yapın test etmeden tüm yatırımınızı, tüm işinizi bir karara bağlayıp tek seferde yapmayın, bırakın da kararı kullanıcılarınız versin. Herşeyi önce test edin, sonra herkes için canlıya alın.

 

 

 

Eğlenceli ve Yaratıcı 404 Sayfaları

 

 

 

 

 

Bazen biz site içinde yanlış/olmayan linkler veririz, bazen başkaları, bazende kullanıcı yanlış yazar ve olmayan bir sayfaya düşer.

Onları güzel, zekice düşünülmüş bir 404 sayfası ile karşılayın, şaşırtın.

 

Enuygun.com
404

 

Huffingtonpost.com 

404

lego.com
404

 

limango.com.tr

404

404

Bilmeniz Gereken SEO Terimleri

301: Sayfanın farklı bir URL’e yönlendirilmesini sağlar, bir sayfanın URL’ini değiştirdiğinizde o sayfaya 301 yönlendirmesi vererek yeni URL’ye yönlendirmelisiniz. Böylece sayfayı kaydeden, bookmark’a ekleyen kişilerin yeni sayfaya ulaşmasını  sağlarsınız.

302: Bir sayfayı geçici bir süre için yönlendirmek istediğinizde 302 yönlendirmesi kullanmanız gerekir, 301 yönlendirmesinden farklı olarak 302 yönlendirmesinde, yönlendirdiğiniz sayfanın değeri yönlendirilen sayfaya taşınmaz.  302 yönlendirmesini sadece zorunlu olduğu durumlarda, sayfa veya içerik geçici bir süre için bulunamadığında kullanmalısınız. Örneğin sitesinizde bir ürün geçici olarak satılmıyor, bu durumda 302 yönlendirmesi kullanılır.

404: Ulaşılması istenen sayfa eğer dizinde yoksa 404 sayfası kullanılır. Sayfa bulunamıyor hatası ile farklı sayfalara yönlendirme yapılır. 404 yönlendirmelerinde “kaldığım sayfaya geri dön” ve “ana sayfaya git” yönlendirmeleri en yaygın yönlendirmelerdir.

Alt Text: Botlar imajları okuyamazlar, bu sebeple sitenizde yer alan imajların bot’lar tarafından okunabilir olmasını istiyorsanız imajlara alt text eklemeniz gerekir. Alt text’lerde ilgili anahtar kelimeler kullanmaya dikkat edin.

Anchor Text: Başka bir sayfaya bir metin üzerinden link verdiğinizde bot’un bu yönlendirmenin neyle ilgili olduğunu anlaması için anchor text kullanın.

Cannonical: Sitenizede aynı içeriği bulunduran birden fazla sayfa varsa cannonical kullanmanız gerekir, cannonical bot’a orijinal içeriğin hangi sayfada bulunduğu gösterir. Arama motorları orijinal, tekil içeriklere önem veriyor, içeriğin birden fazla yerde kullanılması

Meta Description: Sitenizi ziyaret eden kişiye sayfa hakkında 160 karakterde site / sayfa içeriği hakkında bilgi vermenizi sağlar. SEO için direkt etkisi yoktur. Ancak arama sonuçlarında CTR’ı (tıklama oranı) arttıracağı için endirekt olarak olumlu etkisi bulunur. Meta description’da mutlaka arama sorgusu ve sayfa içeriği ile alakalı kelimeler kullanın, kelime sıralaması yerine anlamlı cümlelere yer verin.

Meta Keyword: Şuan bot tarafından okunmuyor ama

no-follow: Sitenizden verdiğiniz dış linklere sitenizin SEO puanını, derecesini diğer siteye aktarmaz. Özellikle desteklemek istemediğiniz sitelere link verirken no-follow kullanmalısınız.

no-index: Sitenizde arama sonuçlarında çıkmasını istemediğiniz sayfalar varsa bu sayfalara no-index ekleyebilirsiniz.

Page Title: Sitenizde sayfanın tarayıcıda gözüken kısmıdır. Page title arama sonuçlarında bold ve arama sonucunuzun en üstünde çıktığı için CTR’ı (tıklama oranı) arttıran bir alandır. Sayfa içeriğini anlatan ve arama sorgusunu, ilgili anahtar kelimeleri içerek şekilde kullanın.

SERP: (Search Engine Ranking Page) Arama motorunda arama yaptıktan sonra ulaştığınız sonuç sayfası, normal koşullarla bir sayfada 10 sonuç gösterilir. Amacınız sitenizin ilk sayfada ilk 10 sonuç arasında olması ve ilk 3’e girebilmektir.

SiteMap: Adından da anlaşılacağı gibi bot’un sitenizdeki tüm sayfaların listelendiği bir dosyadır. Bot’un sitenizi daha kolay indexlemesini sağlar. Sitemap’te olan bütün sayfalar 200 kodu dönmelidir. 404 çıkaran sayfalar site haritasında olmamalıdır.

 

CPC, CTR, Conversion Rate Nedir Bu Terimler Öğrenelim

Günlük hayatta sürekli karşımıza çıkıyor, reklam vereceksiniz CPM 1 TL diyorlar, E-posta pazarlamada CTR ve Open Rate… nedir peki bunlar, kısa ve öz anlatalım

CPC: Cost Per Click, yani tıklama başına maliyet Türkçesi TBM, özellikle internet reklamcılığında sıkça karşınıza çıkacak bir terim, adwords’ün vazgeçilmezi.

CPM: Cost Per Mille, yani 1000 gösterim başına maliyet, özellikle büyük hacimli internet sitelerinde karşınıza sıkça çıkan bir maliyetlendirme türüdür. Vereceğiniz reklamı her 1000 gösterim için ücretlendirirler, gazeteler, büyük portaller genellikle bu maliyet türünü kullanır.

CPL/CPA: Cost Per Lead/Action: Aksiyon başına maliyet, dönüşüm başına maliyet; her bir kazanım başına maliyetlendirme türüdür. Burada reklam veren, reklamı yayınlayan kuruluşa her bir dönüşüm için bir ücret öder. Bu dönüşüm bir formun doldurulması da olabilir, bir satın alma ya da download da olabilir. Reklam yeri sağlayıcılar tarafından da çok tercih edilmez.

CTR yada TO: Click Through Rate, Tıklama Oranı; bir bannera, e-mail içindeki bir linke kullanıcının tıklama oranını gösterir. Unique CTR, tekil tıklama oranını gösterir.

Conversion Rate: Özetle bir kullanıcının bir link veya reklama tıkladıktan sonra beklenen aksiyonu gerçekleştirme oranıdır. Reklama tıklanmasını CTR ile ölçerken reklama tıklayanların form doldurma oranlarını Conversion Rate ile ölçüyoruz.

 

Lead Generation 101

Daha fazla müşteriye nasıl ulaşırız? Daha fazla kişiyi nasıl üye yaparız? Ziyaret çok, dönüş yok – Ne yapacağız?

Kısa ve özetle lead generation 101

Landing Page: Nedir bu landing page, kullanıcının belirli bir amaçla ziyaret ettiği web sayfası. Amaç üyelik formu da olabilir, download da olabilir. Daha fazla dönüşüm sağlamak için landing optimizasyonu şart. Peki ya nasıl?

  • Amaca Uygun Sayfalar
  • Kısa Formlar
  • Kullanıcı Dostu Tasarımlar

Havuç: Kullanıcının formu doldurması için bir sebep verin, bir havucunuz olsun. Bu bir hediye, indirim kuponu olabilir. Havuçlar kullanıcının aksiyonu tamamlamasına ikna edici olmalı.

Buton: Mevzu bahis submit butonu, gönder – tamam yerine; Üye Ol, Kitabı İndir, Hemen Satın Al, Başla! Başvur! gibi daha etkili ve yapılan işlem ile alakalı kelimeler kullanın.

Test: Evet, biz dijital pazarlamacılar, UX’ciler herşeyin en iyisini biliyoruz, araştıyoruz, okuyoruz, deniyoruz ama bırakın da kullanıcı karar versin. Tasarladığınız tüm landing pageleri, form sayfalarında A/B test yapın. Google Analytics’in ücretsiz Experiments tool’unu kullanabilirsiniz.

 

 

Analytics’te Hedef / Goal Silmek

Google ücretsiz sunduğu Analytics aktif/pasif toplam 20 hedef belirlemenize izin veriyor. Bir gün geliyor ki yeni bir hedef belirmek istiyorsunuz ama hedef belirleme butonu pasif ve hedef silmek için buton aradığınızda da bulamıyorsunuz.

Neden?

Analytics maalesef hedef silmenize izin vermiyor. Yapabileceğiniz tek bir şey var, pasif hedeflerinizi yeniden belirlemek / yeniden düzenlemek.

Uzun zamandır pasifte olan hedeflerinizi, yada test amaçlı oluşturduğunuz hedefleri yeniden adlandırabilir, hunileri tekrar oluşturabilirsiniz. 

 

Adwords Reklamları Organik Arama Sonuçları ile Karıştırılıyor mu?

Evet 🙂

Bu biz pazarlamacılar için sevindirici bir haber. Kullanıcıların %50’si Google organik sonuçların üzerinde gördükleri adwords reklamlarını organik sonuç zannediyorlar, yani reklam olduklarının farkında değiller. Bu da reklamların tıklanabilirliğinin daha fazla olması yani daha fazla ziyaretçi anlamına geliyor.

Çıkarılan heat map’lerde kullanıcıların sayfanın sonuna inmektense sağdaki reklam alanlarını gözden geçirmeyi tercih ettiklerini gösteriyor.  Çoğu kullanıcının 2. sayfaya geçmediğini biliyoruz, sayfanın en altına kadar bile incelemedikleri de ortada.

Eğer işiniz için adwords kullanıyorsanız ve ilk sırada çıkmayı önceliğiniz haline getirmekte fayda var.

 

SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) Hakkında Yanlış Bilgiler

1) Meta-tagler SEO için çok faydalıdır: Malesef artık bu bilgi geçerli değil, Google artık meta-tagleri indekslemediğini ve önemli olmadığını açıkladı ancak description arama sonuçlarında web sitesi linkinizin altında görüneceği için bu kullanmak gerekli.

2) Page-Rank SEO için Çok Önemlidir: Page-Rank web sitenizi 1-10 arasında değer veren bir sistemdir, ancak Google’ın sitenizi değerlendirme yöntemleri sadece pagerank’e bakarak karar vermeyecek kadar çok komplikedir. Geçerli olsada pagerank önemi giderek düşüyor.

3) Anahtar Kelimeler Domain Olması Siteyi Üste Çıkarır: Eskiden olsa evet, ama arama motorlarının değerleme algoritma arasında o kadar fazla değer var ki, artık anahtar kelime domainler değerini kaybediyor zaten Google’da bunu kabul ediyor.

4) Çok SEO en iyisidir: Malesef yanlış, SEO ne az ne çok olmalı, eskiden kullanılan kandırmacalar artık arama motorları tarafından hiç hoş karşılanmıyor, artık robotlar çok zeki 🙂 Fazlası ile kullandığınız kelimeler, içerikler sitenizi üste taşımıyor aksine aşağıya çekiyor.

5) SEO birkaç günde yapılır: HAYIR! SEO ciddi bir ön araştırma ve sürekli takip ve çalışma gerektirir. Arama motorları organik sıralamada içeriğin özgünlüğü, kodlamanın düzgünlüğü, ziyaretçi tipleri, ziyaret sıklığı, yeni ziyaretçi oranı, hemen çıkma oranı, sitede geçen süre, link yapıları, backlink, forelink, anahtar kelime sıklığı, sitenin güncelleme sıklığı vb vb vb sayamadığımız bilmediğimiz bir çok değere bakıyor.

Twitter’ı İşiniz İçin Daha Etkin Kullanmanın 3 Yolu

1) Takip Edeceğiniz Kişiler:  Tweeterda takip etmeniz gereken bir çok kişi ve firma olabilir; müşterileriniz, tedarikçileriniz, rakipleriniz, sektörünüzdeki önemli kişiler, beraber çalıştığınız kişiler, iş ortaklarınız, vb vb. sektör hakkında bilgi sahibi olmak, kendinizi tanıtmak, iletişime geçmek için takip etmeniz gereken kişileri belirleyin.

2) Tweet Tweet Tweet: Toplantıda söylediğiniz yanlış bir şey unutulabilir, ama internet asla unutmaz, bu yüzden bir tweet atmadan önce iyi düşünün! Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre lise öğrencileri facebook/twitter da bir şey yazmadan önce yaklaşık 5 dakika kadar düşünüyorlar, sebebi basit: Reputasyon! Bu yüzden insanların ilgisini çekecek, akıllı tweetler atın. Artık sürekli reklama maruz kalan kullanıcılar zaten çok sıkıldılar, reklam kokan tweetler sadece antipati topluyor.

3) Mention: Size yüzyüze sorulan bir soruyu yanıtsız bırakmıyorsunuz değil mi? O zaman aynı özeni mentionlara da gösterin, sorulara, önerilere, şikayetlere cevap verin.

Analytics ile Email Kampanyalarını Raporlama

Google Analytics ile Email Kampanyalarınız ile aldığınız tıklamaların site üzerinde hareketlerini takip etmek çok kolay.

Google Analytis’te Email Kampanyasının;

  • Ziyaretçi Sayısı
  • Ziyaret Edilen Ortalama Sayfa Sayısı
  • Bounce Rate (Hemen Çıkma Oranı)
  • Sitede Geçen Süre gibi ayrıntıları görebilirsiniz.

http://support.google.com/analytics/bin/answer.py?hl=en&answer=1033867

Yukarıdaki link üzerinden email kampanyasındaki Linki girmeniz; daha sonra email kampanya ismi, içeriği ve kaynak bilgilerini girmeniz yeterli.

Bu bilgileri girdikten sonra generate URL’e tıklayarak kampanya URL’sini alırsınız. URL’yi mevcut kampanyadaki URL ile değiştirip kampanya takibine başlayabilirsiniz.

http://www.link.com/?utm_source=ayakkabisatis&utm_medium=email&utm_campaign=nikekampanya

Keyifli takipler 🙂